Son dakika: İsrail-İran savaşı Türkiye'yi nasıl etkiler? Emekli Amiral Cihat Yaycı 'Burada fırsat var' diyerek açıkladı

İsrail ile İran arasında tırmanan gerilim, sadece bölgesel dengeleri değil, küresel enerji piyasalarını ve jeopolitik ilişkileri de derinden etkiliyor. Emekli Tümamiral Cihat Yaycı, yaşanan gelişmeleri ve olası sonuçlarını değerlendirdi. Yaycı, çatışmanın Hürmüz Boğazı üzerinden dünya petrol akışını tehdit ettiğini belirtirken, Türkiye açısından ortaya çıkabilecek stratejik fırsatlara da dikkat çekti. Özellikle İran’daki Türk nüfusun önemine vurgu yapan Yaycı, bu sürecin Türkiye için hem demografik hem de jeopolitik açıdan önemli sonuçlar doğurabileceğini ifade etti

Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı şu ifadeleri kullandı:

ABD'nin Akdeniz, Kızıl Deniz'de varlığı var. Bahreyn'de 5. filosu var. Uçak gemisi, destroyerler, balistik füzeleri var. İsrail, tek başına İsrail değil biliyorsunuz. Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail. Yani balistik füzelerle İran çok ciddi şekilde etki altına alınabilir vaziyette. Zaten denizden çevrelenmiş durumda. Şimdi İran'ın burada Hürmüz Boğazı'nı kontrol etme, yani kendi kuvvetleriyle Hürmüz Boğazı'nı kontrol ederek petrol akışının durdurulması ya da durdurulmamasını sağlama etkisi var. Bu da bir gerçek.

Bu akış eğer durursa ya da kısıtlanırsa, azalırsa dünyada petrol ve doğalgaz fiyatları yukarıya çıkar ve bu aynı zamanda altın fiyatlarının da yukarıya çıkması demektir. İşte bu durum denizlerin kontrolünün dünya ekonomisine ve insanların hayatına ne kadar etkili olduğunu gösterir.

İşte bu İran-İsrail Savaşı'ın etkilerinden bahsedecek olursak aslında böyle bir durumda, denizden çıkışın kısıtlandığı tehlikeli duruma geldiği; ki geldi.

Gemilerin bombalanması, gemilerin hedef alınması vesaire durumunda dünya endüstrisi sanayisi de çok zorlanır. Petrol akışının kesintisine en fazla özel sektör 7 gün dayanabilir dünyada. 7 gün neden? Çünkü petrol stoku en fazla 7 gün idare edebilir. Silahlı kuvvetlerde bu en yüksek standart NATO'dadır. O da bir aydır. Bir aylık stoku vardır NATO ülkelerinin. Bir ay sonra tanklar bile yürümez, uçaklar uçmaz, gemiler yüzmez.

ABD, İran'a saldıracak mı?

Amerika Birleşik Devletleri'nin bu bölgede üç tane önceliği vardır. Bir, İsrail'in bekası ve güvenliği. Bu standarttır. iki, petrolün batıya serbest akışın sağlanması. Bakın görüyor musunuz, petrol batıya serbest akmazsa ne olur? İşte bütün amaç. Üç, Ortadoğu'da ABD'den başka güçlü aktör olmaması. ABD ve müttefiklerinden başka. Şimdi burada İsrail'in bu saldırılar İsrail'in bekası ve güvenliğini sağlarken, ABD'den başka ve müttefiklerinden başka Ortadoğu'da başka bir gücün olmasını engellerken, petrolün batıya serbest akışının da bir şekilde sağlanması lazımdır. Bu sağlanacaktır.

Yani bu 3 gün 5 gün kısılsa da bu sağlanacaktır. Bunun mutlaka Amerika Birleşik Devletleri gibi devletler petrol fiyatlarının yükselmesinden de ve diğer aktörler, mesela Rusya da bundan fayda sağlayacaktır. Petrol fiyatı yükselirse Rusya ekonomisi müthiş fırlar gider. O yüzden talep de artar onlara.

Bu arada petrol fiyatının yükselmesi Çin'i, Çin ekonomisini vurur. Ona da menfi etki eder. Bak bir taşta kaç kuş vuruyorlar. Çin'i zor duruma sokuyorsun. Zaten Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya bir müttefiklik ilişkisi içerisinde. İsrail'in bekasını ve güvenliğini arttırıyorsun. İsrail'in genişlemesini sağlıyorsun. Şimdi olay, Amerika Birleşik Devletleri'nin Hint Okyanusu'nda, Bastra Körfezi'nde, Kızıldeniz'de ve Akdeniz'deki varlığı bu petrol ve doğalgazı kontrol etmek içindir. Devamlı askeri varlıklarını bulundurarak burada kendi kontrolleri dışında bir hareket yapılmasını engellerler.

Yani Gazze meselesinde bile yahu! Gazze meselesinde dahi, şurada küçücük Gazze. İki tane uçak görev grubu geldi buraya yahu; iki tane uçak görev grubu. Buradaki uçak görev grubundaki uçaklar şu bölgedeki bütün devletlerin vurucu unsurlarından daha fazla. Yani uçak sayısından bahsetmiyorum.

'İran'ın içerisinde İHA üssü kurmuş'

Burada bile bak bu operasyon yapılıyor, İsrail için yapılıyor. ''İsrail benim için bir numara, kimse karışmasın'' diye iki tane uçak görev grubunu gönderdi buraya. Gözdağını verdi. Şimdi gelelim bugünlerde neler oluyor meselesine. Bir benzerlik söyleyeceğim şimdi. Buradan adam, burada füzelerle, bilmem nelerle saldırdı mı? Sadece füzelerle de saldırmadı biliyor musun? İran'ın içerisinde İHA üssü kurmuş adam.

İran'ın içerisinde İHA kontrol merkezi kurmuş. Füzeleri kontrol merkezi kurmuş. Bu İran Devrim Muhafızlarının üst düzey komutanlarının, Genelkurmay Başkanı dahil kuvvet komutanları da oturdukları lojman değil de işte apartman katı, apartmanlar; onları işaretlemiş, sadece o katları vurmuş. Onların evlerini vurmuş yani. Alttakini vurmamış, üsttekini vurmamış, yandakini vurmamış.

Müthiş bir istihbarat ağı kurmuş. Nerede kurmuş bunu? İran'ın içerisinde kurmuş. İran'da İran istihbarat servisinin İsrail bacağının başındaki adam İsrail ajanı çıktı geçen yıl.

İran'ın içerisinde İran'ın derinliklerinde adam nükleer tesisi, bilmem neyi vurmayı geç, bütün komuta heyetini yok etti, evlerinde yatakta yatarken. Müthiş bir istihbarat ağı değil mi? Bu neyi hatırlatıyor sana? Ukrayna'nın Rusya'ya yaptığı örümcek ağ operasyonunu; ta içlerdeki.

Aynı yöntemle Rusya'yı dağıttılar. Aynı yöntemle İran'ı dağıtıyorlar. Şimdi o zaman, burada bir şey söyleyelim. Bizim Milli İstihbarat Teşkilatı'nın Türkiye içerisinde yapmış olduğu İsrail ajan operasyonu ne kadar önemliymiş değil mi? Ve İsrail ajanları kimler çıktı? Muhafazakar kılıklı adamlar çıktı.

Bir tane önemli bir üniversitenin öğrencileri, Filistinli öğrenciler İsrail ajanı çıktı. İsrail herkesi, her şeyi kullanabilir. Onun için çok uyanık olmak lazım. Yahu lojmanında, yahu evinde, apartman katının içerisine sokuyor. Yatak odasına yahu! Bak, o yatak odasında vuruyor.

Onun için buradan çıkarılacak ders çok fazladır. Peki, İran ne yaptı bugüne kadar? İran gerçekten bir İsrail düşmanı mıydı? İran olmasa İsrail bu kadar silahlanır mıydı? Dünya kamuoyunda meşru gösterilir miydi? 1979'da İran rejimi nerede kuruldu aslında? Paris'te. Humeyni nereden geldi? Paris'ten. Geçici hükümet nerede kuruldu? Paris'te.

Hangi uçakla geldi Tahran'a? Air France ile. İlk söylediği laf ne? ''Siyonist İsrail'i haritadan sileceğiz''. ''Batı şeytandır'' dedi ama şükür namazını kılarken arkasında Amerika'nın büyükelçisi vardı Humeyni'nin. Ve haham vardı. O görüntüler var. Şimdi ortalıktan saklanıyor ama biz bunu tespit ettik, yayınladık.

İran, Lübnan'da güya İsrail'e karşı bir örgüt kurmuştu. İsrail de bunu bahane etti, Lübnan'ı işgal etti. Suriye? Suriye'de onu işgal etti. Efendim Yemen... Yemen'e saldırıyor. Gazze? İsrail destekli gruplar, İran destekli gruplar var, bilmem ne var diye bunlar yapıldı ve İsrail'in nükleer silah sahibi olmasının önü açıldı. Neden? İran çünkü İsrail'e saldıracak. İran'ın füzeleri var.

İsrail hem silahlandı hem de dünya kamuoyunda, ''silahlanmam benim son derece meşru, gerekli falan'' dediler değil mi? Şimdi aslında İran rejimi görevini tamamladı. Şimdi ortada Büyük Ortadoğu Projesi var ya.

Büyük Ortadoğu Projesi dediğimiz şey; BOP eşittir BİP. Büyük İsrail Projesi. O da ne? Irak'ta bir yer, Irak'ta. Kendisine müzahir yapı. Suriye'de kendisine müzahir yapı. Bunlar da biliyorsunuz KCK'nın parçaları. Yani o bu yapılarla birleşir. Şimdi İran'da da yine bu sözde Büyük İsrail Projesinin parçası olan bu dört parçalı Kürdistan dedikleri yer var. Oranın da kopması lazım.

İran'ın parçalanması lazım ve İran'ın içerisinde, İran'ı batıya müzahir tekrar yeni bir yönetim gelmesi lazım. Öyle görünüyor. Zaten bunlar da batının adamıydı ama bunlar artık bu rollerini tamamladılar, bu görevlerini tamamladılar.

İsrail-İran Savaşı Türkiye'yi nasıl etkiler?

Şimdi burada peki, parçalanırken Türkiye ne yapacak? Türkiye için son derece önemli bir yer var: Güney Azerbaycan. İran'daki Türk nüfusu. 35 milyon burada var, 10 milyon da diğer yerlerde var. 45 milyonluk bir Türk nüfustan bahsediyoruz. Türkiye'nin demografik yapısının bozulmaması açısından burada da bir fırsat vardır. Fırsat vardır.

Nasıl bir fırsat vardır? Güney Azerbaycan'daki Türkler, nasıl hani Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ın kuzeyindeki yapılar, bilmem neler var; Güney Azerbaycan'la da Türkiye oradaki Türklere sahip çıkarak, oradaki Türk nüfusu Türkiye'ye akuple ederek mutlaka demografik yapısını hem sağlamlaştırmalı Türkiye, hem de bölgedeki nüfuzunu, buradaki, İran'daki Türk nüfusu yoluyla arttırmalıdır.

Çünkü İran parçalanmaya gidiyor. Daha önce söylemiştik. Önce İran'a bir askeri müdahale, sonra iç karışıklık, sonra yeniden bir devrim... Bu arada burada parçalanmalar olacak. O parçalamalarda mutlaka Güney Azerbaycan dediğimiz Türk kesimi ve diğer bölgelerde yaşayan Türkler mutlaka Türkiye'ye müzahir bir yapı içerisine büründürülmeli; hatta Türkiye ile entegre olacak şekilde bir yapıya dönüşmelidir.

Bu Türkiye açısından da son derece önemlidir. Terörist yapılarla mücadele açısından da, Türkiye'deki bölücülüğün önüne geçmesi açısından da son derece önemlidir. Her kriz fırsat da oluşturur. O fırsattan yararlanmayı bilmek lazımdır . O yüzden bunu çok önemsiyorum ben.

İran'ın doğrudan Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleriyle bir deniz savaşı yapabilecek kapasitesi pek yok. Burada yapılmak istenen şey Basra Körfezi'nin güvenliği ve özellikle Hürmüz Boğazı'nın kontrolünün sağlanmasıdır. Çünkü petrol ve doğalgazın buradan serbest çıkışını sağlanması, emniyetle çıkışını sağlanması lazım. Bu yüzden Hürmüz Boğazı'ın karşısında hemen İran deniz üsleri vardır.

Bu deniz üslerini gerçekten etkisiz hale getirmek için ciddi şekilde bir taarruz olabilir. Yani görüyorsunuz zaten, taktik aynıdır. Suriye'de devrim oldu ama İsrail, Suriye'nin tekrar bir güçlü bir silahlı kuvvetinin olmaması için sürekli olarak askeri üslerine, askeri merkezlerine saldırılar yapıyor.

Onların etkisi. Bunlara da aynı şeyi yapacak. Burada rejim değişikliği bile olsa çok güçlü bir devlet olsun istemeyecekler. O yüzden de şimdiden burayı yok edecekler.