1-9
Bir film setine adım attığınızda en dikkat çeken nesnelerden biri, üzerinde ismi yazılı o ikonik sandalyedir.
2-9
Yönetmen koltuğu, sadece bir oturma aracı değil hayal gücünün, otoritenin ve yaratıcılığın vücut bulmuş hâlidir.
3-9
Setin en sessiz ama en etkili oyuncusudur adeta. O koltukta oturmak; kadraja, oyuncuya, ışığa ve hikâyeye yön vermek demektir.
4-9
Alfred Hitchcock, o meşhur şapkası ve bastonuyla o koltukta oturur, sahneyi bir satranç ustası gibi planlardı. Kamera hareketlerinden oyuncu mimiklerine kadar her şeyi o sandalyeden takip ederdi.
5-9
Quentin Tarantino, enerjisini bile o koltuğa taşırdı; senaryosunu dizlerinin üstünde tutar, karakterleriyle o anlarda adeta canlı bir diyalog kurardı.
6-9
Martin Scorsese ise kulaklığını takar, bir maestro gibi her sahnenin ritmini koltuğundan yönetirdi. O sandalyede bazen suskunluk hâkim olurdu, bazen de sinemanın kaderini belirleyen kararlar alınırdı.
7-9
Yönetmen koltuğu bir semboldür: disiplini, vizyonu ve sezgileriyle bir dünyayı yeniden kuran kişinin tahtı gibidir.
8-9