Türkiye İstatistik Kurumu TÜİK'in doğurganlık verilerine göre: 1927'de 7,10 1950'de 6,62 1970'de 5,59 2000'de 3,02 olan Türkiye'de evli kadın başına çocuk sayısı 2024'de ise 1,48'e gerilemiş. Daha az insan daha az dert. Daha az nüfus daha az üretim. Daha az üretim ise yokluk, muhtaçlık ve bağımlılık… Diktatörler az nüfus ister. Az olsun ama her şey benim olsun kurnazlığı… Erdoğan ise başbakanlığı döneminden bu yana 3 çocuk talep ediyor yani artırmanın derdinde…
ÖLÜM VE DOĞUM ORANLARI TÜİK raporlarına göre Türkiye'de 2024'de doğan bebek sayısı 937.559 Aynı yıl ölen kişi sayısı 489.361 Yani 85 milyonluk ülkede elde var 448.148 ek kişi. İşte epi-topu bu kadar. Ezberleri bir kenara bırakıp, yaşlanan nüfus gerçeği sebebiyle artan ölüm hızı hiçbir zaman gözardı edilmemeli! Yani 2030'dan sonra doğanlar ölenleri bile karşılamayacak veya olsa olsa başa baş. 2050'de gelinmesi beklenen durum şimdiden gerçek olmuş durumda. Türkiye şimdilerde nüfusu artırmak için “çabalıyormuş' gibi yapıyor. İnşaallah başarılı olur ama plan ve uygulamaların gerçeklik ve hikmetten uzak, umut vadetmediğini yazmak insânî ve tarîhî bir mükellefiyet. Kaynak Gerçek Hayat Yazar Kemâl Özer
+ GZT Haber Merkezi'nden çıkan tüm içeriklerde olduğu gibi burada da 'GZT bakış açısı' hakim... Son dakika ise en hızlı, merak edilen ise en anlaşılır, dolu dolu bir konu ise en doyurucu şekilde takipçilerimize sunuyoruz. Yine de soru işareti kaldı ise iletisim@gzt.com'a mail atmanız, sosyal medya hesaplarımızdan bize mesaj göndermeniz yeterli.