Muzlar nasıl çekirdeksiz oldu?
Bugün markette ya da manavda gördüğümüz muzlar, soyulması kolay, tadı tatlı ve çekirdeksiz. Ancak bir zamanlar alışık olduğumuz bu muzları doğada bulmak neredeyse imkansızdı. Çünkü muz çok eskilerde içi çekirdekli bir meyveydi. Peki ama nasıl oldu muzlar çekirdeksiz hale geldi? Hadi gelin bugün yazımızda bunu inceleyelim.
Bundan yüzyıllar önce muzların içinde bulunan çekirdekler dikkat çekiyordu. Özellikle Musa acuminata ve Musa balbisiana türü muzlarda öyle minik siyah noktalar değil, neredeyse fındık büyüklüğünde sert tohumlar vardı. Hem de diş kıracak kadar sert! Bu doğal muzlar, bizim bildiğimiz muzlara göre daha lifli, daha az tatlı ve yemesi oldukça zordu. Ancak her şey insanların tarımla tanışmasına kadar sürdü.
Bugün yediğimiz muzlar aslında doğada kendiliğinden ortaya çıkan bir mutasyonun sonucu. Binlerce yıl önce bazı muzlarda, çekirdek üretmeyen ama yine de meyve verebilen türler ortaya çıktı. Bu durum insanlar için büyük bir avantajdı çünkü böyle muzları yemek çok daha kolaydı. Oluşan bu mutasyonu fark eden insanoğlu, bu türü çoğaltmaya başladı. Çünkü çekirdeksiz olduklarından dolayı kendiliğinden doğada çoğalmaları çok zordu. Bu yüzden insanlar muzları kökten ayırarak çoğaltmayı keşfetti. Tabi zamanla muzlar yavaş yavaş bugünkü tatlı, çekirdeksiz ve yenmesi kolay halini aldı. Genellikle Cavendish türü olarak bilinen bu modern muzlar, dünya genelinde en çok tüketilen tür oldu.
Ancak bu evrimleştirme zamanla başımıza farklı sorunlar çıkardı. Çünkü genetik çeşitlilik azaldığında, bir hastalık tüm muzları tehdit ediyor. Panama hastalığı gibi bazı mantar türleri, tüm muzları etkilediği için türün hepsini yok etme potansiyeline sahip. İşte bu yüzden bilim insanları, muzun geleceğini korumak adına yeni türler geliştirmek için çalışıyor. Kim bilir belki de gelecekte bugün yediğimiz muzları bulamayıp bambaşka bir muz türüyle karşılaşabiliriz.