Alman basını Talay'a geniş yer ayırdı: Karadeniz’de yeni güç dengesi

Türkiye’nin geliştirdiği yeni deniz İHA’sı Talay, Alman medyasında geniş yankı buldu. Radar altında hareket edebilen bu yeni kamikaze dron, Karadeniz’de Rus donanmasına karşı dengeyi değiştirebilecek potansiyele sahip.
Türkiye'nin savunma sanayiinde geliştirdiği yeni insansız hava aracı Talay, Almanya'da gündem oldu. Özellikle Karadeniz’deki gerilim çerçevesinde stratejik bir önem kazanan sistem, İstanbul’da düzenlenen 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (IDEF 2025) ilk kez tanıtıldı.
Solid Aero imzası taşıyan Talay, su üstü hedeflere yönelik operasyonlar için özel olarak üretildi. Alman basını, Türkiye'nin bu yeni kamikaze İHA’sını "Türk savunma sanayisi, şimdi de (Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin'in işgal güçlerini denizde zor duruma düşürecek yeni bir silahla sahneye çıkıyor" olarak tanımladı. Özellikle Almanya gibi Rus tehdidini yakından izleyen ülkelerde Talay'a yönelik ilgi dikkat çekti.
ABD merkezli düşünce kuruluşu CNAS’ta görev yapan savunma analisti Molly Cambell’ın araştırmasına göre, Türkiye'nin insansız hava sistemleri, Ukrayna Savaşı'nda gösterdiği performans sayesinde dünyada büyük bir pazar payına ulaştı.

Almanya'nın önde gelen gazetelerinden Frankfurter Rundschau, Talay'ın Türk savunma sanayisinin denizlerdeki yeni hamlesi olduğunu yazdı. Haberde, Türkiye’nin NATO içindeki kritik rolü vurgulanırken, ABD ve İsrail gibi ülkelerin teknoloji paylaşımındaki kısıtlamaları nedeniyle Ankara’nın kendi özgün sistemlerini üretmeye yöneldiği ifade edildi.
Bayraktar TB2 ve ANKA-3 gibi daha önceki İHA projelerinden edinilen tecrübeyle geliştirilen Talay, hem teknolojik hem de taktik açıdan dikkat çekici özelliklere sahip. Alman gazetelerine göre, bu İHA’nın Karadeniz’deki Rus donanması için ciddi bir tehdit oluşturabileceği düşünülüyor.
Radara yakalanmadan uçuyor
T-Online'da yer alan habere göre; Talay’ın en önemli özelliği olarak, “yer etkisi” (ground effect) teknolojisi sayesinde suyun hemen üzerinde, yalnızca 30 santimetre yükseklikte uçabilmesi gösterildi. Bu sayede radar sistemlerinden gizlenebiliyor ve hedefe yaklaşma olasılığı artıyor.

Talay iki farklı saldırı moduna sahip: İlki, alçaktan ve yüksek hızla yapılan klasik taarruz; diğeri ise "pop-up" manevrası olarak bilinen, hedefe yaklaştıktan sonra ani yükselişle dik açıdan saldırı gerçekleştirme yöntemi. Saatte 200 kilometre hıza ulaşabilen Talay, 300 kilometre menzil içinde 3 saat boyunca görev yapabiliyor ve 30 kilogram patlayıcı taşıyabiliyor.
Toplam ağırlığı 60 kilogram olan bu sistemin, deniz üstü platformlara ve kıyı altyapılarına karşı etkili olduğu vurgulanıyor. Alman savunma uzmanları, bu teknolojinin sadece Türkiye için değil, Avrupa'nın genel kıyı savunma ihtiyacı açısından da kritik bir çözüm sunduğunu belirtti.

Avrupa ülkeleri için cazip olabilir
Talay’ın seri üretimine 2026’da başlanması, ilk teslimatların ise 2027’de Türk Deniz Kuvvetleri’ne yapılması öngörülüyor. Uzmanlar, Talay'ın sadece Türkiye'nin değil, Baltık Denizi'ne kıyısı olan ve güvenlik kaygısı yaşayan Avrupa ülkelerinin de ilgisini çekebileceğini değerlendiriyor.
Savunma yayın organı Army Recognition’a konuşan uzmanlar, Talay’ın kıyı güvenliği açısından büyük avantaj sağladığını ve Avrupa’nın radar altı hareket kabiliyetine sahip deniz İHA’ları konusunda önemli bir açığını kapatabileceğini ifade etti. Talay’ın ihracat potansiyelinin de yüksek olduğu vurgulandı.