Kalabalıkların içinde kaybolduğunda, kendine dönebilmektir iyilik. Zamanı kendine ayırdığında, sınırlarını koruduğunda, başkalarının hızına değil kendi ritmine kulak verdiğinde iç sesin sessizce sana teşekkür eder. Çünkü insan, kendine iyi davranmayı öğrendiği gün büyümeye başlar. Çoğu zaman iyileşme, kimsenin fark etmediği küçük seçimlerde saklıdır: Yorulduğunda durabilmek, taşımak zorunda olmadığın yükleri indirmek, kimsenin sınırına el uzatmadığın gibi kendi sınırlarını da koruyabilmek… Ve en önemlisi, kendini kimseyle yarıştırmadan, kendi yolunda, kendi hızınca yürüyebilmektir. Kendine iyi davranmak bir lüks değil; ruhunla arandaki en doğru anlaşmadır. Her gün attığın küçük bir adım, farkında olmadan seni kendine biraz daha yaklaştırır. İnsanın kendi içindeki iyiliği büyütmesi, dışarıdaki dünya kalabalıklaştıkça daha da kıymet kazanır.