Doğa ile şehir yaşamını birleştiren köprü: Canada Water

Yaya köprüsü Canada Water Kütüphanesi ve İstasyonu'ndan Surrey Quays alışveriş merkezine kadar uzanmaktadır.
Yaya köprüsü Canada Water Kütüphanesi ve İstasyonu'ndan Surrey Quays alışveriş merkezine kadar uzanmaktadır.

Asif Khan’ın tasarladığı yeni Canada Water köprüsü, Londra’nın gelişen şehir merkezi içinde doğayla bütünleşen bir yürüyüş yolu olarak hizmet veriyor. Canada Water master planının bir parçası olan 170 metre uzunluğundaki ahşap yürüyüş yolu, 19. ve 20. yüzyıllarda kereste ticaretinin merkezi olan Surrey Docks'un tarihinden ilham alıyor. Köprünün kırmızı rengi, Viktorya döneminde Kanada’dan getirilen kırmızı çam ağaçlarına bir gönderme olarak tasarlanıyor. Townshend Peyzaj Mimarlığı ekibi, su kenarına inen yeni basamaklar, oturma alanları ve eğitici bir gözlem havuzu tasarlayarak alanı, insanların bir araya gelip bölgenin mirası ve ekolojisi hakkında bilgi edinebileceği bir kamusal mekâna dönüştürüyor.

Ahşap malzemeler, alanın Viktorya dönemi ticaret tarihine atıfta bulunuyor.
Ahşap malzemeler, alanın Viktorya dönemi ticaret tarihine atıfta bulunuyor.

Yürüyüş yolu, şehir merkezindeki bağlantıyı güçlendirirken, aynı zamanda ziyaretçilere doğayla iç içe olma fırsatı sunuyor. Suyun üzerine inşa edilen bu yükseltilmiş yapı, ziyaretçilere çeşitli manzaralar sunuyor ve doğayla etkileşimlerini artırıyor.

Asif Khan, Canada Water yürüyüş yolunu kentsel bağlamda bir topluluk alanı olarak tasarlıyor.
Asif Khan, Canada Water yürüyüş yolunu kentsel bağlamda bir topluluk alanı olarak tasarlıyor.

Townshend ekibi, London Wildlife Trust ile iş birliği yaparak yeni bir kıyı şeridi oluşturuyor. Üç yeni sulak alan, yedi sulak ada ve bir kilometreden uzun sığ kıyı alanı bölgeye kazandırılıyor. Sazlıklar, çiçekli bitkiler ve ağaçlar, çeşitli canlıları bölgeye çekiyor. Bu alan, yusufçuklar, kelebekler, yalıçapkınları ve kurbağalar için yaşam alanı sağlarken, ördekler ve kuğular için yuvalama alanı oluşturuyor.

Biyolojik çeşitliliği artırmak için yürüyüş yolu ahşap direkler dizisinin üzerinde konumlandırılıyor.
Biyolojik çeşitliliği artırmak için yürüyüş yolu ahşap direkler dizisinin üzerinde konumlandırılıyor.

Asif Khan, projeyi anlatırken su üzerinden geçmenin güçlü hisler uyandırdığını belirtiyor. Yürüyüş yolunun insanları doğanın, renklerin ve güzelliğin içine çektiğini vurguluyor. Bunun, insanlara dünyaya farklı bir gözle bakma fırsatı sunduğunu düşünüyor.

Köprünün kırmızı rengi, Kanada'dan ithal edilen kırmızı çam ağacına tarihsel bir referans oluşturuyor.
Köprünün kırmızı rengi, Kanada'dan ithal edilen kırmızı çam ağacına tarihsel bir referans oluşturuyor.

400’den fazla ahşap direk üzerine inşa edilen projede 90 tonun üzerinde ahşap kullanılıyor. Malzemeleri test etmek amacıyla önce iskelenin bir bölümü inşa ediliyor, ekip sonunda tropikal yağmur ormanlarından sürdürülebilir bir şekilde toplanan ve ekolojik bir boya ile boyanmış sert Brezilya ahşabı olan Cumaru'yu tercih ediyor. Gece olduğunda, korkuluklara entegre edilen sıcak beyaz ışık, kırmızı boyalı ahşap tahta yolun dalgalı formunu, rengini ve malzemesini vurguluyor. Işığın iskeleye, korkuluklara ve dış iskelete yayılımı dikkatlice ayarlanıyor. Işık yayılımı ve parlaklık en aza indiriliyor; bu sayede hem yayaların güvenliği sağlanıyor hem de çevresel etki azaltılıyor.

Köprünün geniş yapısı, küçük etkinlikler, sosyal etkileşimler ve topluluk buluşmaları için uygun bir alan sunuyor.
Köprünün geniş yapısı, küçük etkinlikler, sosyal etkileşimler ve topluluk buluşmaları için uygun bir alan sunuyor.

İskele alanı, yarasa koridoru olarak belirleniyor ve ekolog ile işbirliği içinde, ışık yoğunluğu ve renk sıcaklığı, mevsimsel değişimlere göre ayarlanıyor. Kışın, yarasalar kış uykusuna yattığında, ışık akşamları sıcak beyaz renkte açılarak ahşap patikayı ziyaretçiler için aydınlatıyor. Gece ilerledikçe ışık, daha sıcak ve loş bir hale geliyor. Yaz aylarında, yarasalar aktif olduğunda; ışık akşam geç saatlerde düşük parlaklıkta ve daha sıcak renkte açılarak yarasalar üzerindeki etkisi minimize ediliyor.

Bitki alanlarında yüksek seviyede ışıklandırma eklenerek, yayaların geçiş yolları için fonksiyonel ışık sağlanıyor. Basamaklar ve oturma alanları boyunca, bitkilerin renkleri ve dokusu ön plana çıkarılarak, çevreye dikkatlice yerleştirilmiş odak noktaları oluşturuluyor.

British Land’in Canada Water projesinin eş başkanı Emma Cariaga, Asif Khan’ın bölgeye yeni bir merkez kazandırdığını söylüyor. Tasarımın, bölgenin tarihine saygı duruşu niteliğinde olduğunu ve yürüyüş yolunun insanları hem doğaya hem de çevreye bağladığını ifade ediyor. Canada Water’ın hızla geliştiğini, konut, çalışma alanı ve perakende birimlerinin kısa süre içinde tamamlanacağını belirtiyor. Canada Dock’un güney kıyısında yer alacak kafe ve restoranların, bölgeyi sosyal bir buluşma noktası haline getirdiğini dile getiriyor.

Modern daireler, yerel dükkanların bulunduğu proje şehir hayatı ile doğanın sakinliğini birleştiriyor.
Modern daireler, yerel dükkanların bulunduğu proje şehir hayatı ile doğanın sakinliğini birleştiriyor.

Önümüzdeki on yıl içinde, 53 dönümlük Canada Water master planı, yaklaşık 1 milyon metrekarelik perakende, eğlence ve eğitim alanlarını hayata geçiriyor. Bunun yanı sıra, 20.000 kişi için 2 milyon metrekarelik çalışma alanı ve 2.000 ile 4.000 yeni konut projeye dahil ediliyor. Ayrıca, 3,5 dönümlük bir kamusal alan bölgeye kazandırılıyor.

Proje

Canada Water Pedestrian Boardwalk

Mimar

Asif Khan Studio

Peyzaj mimarı

Townshend Landscape Architects

Proje alanı

170 m²

Proje tamamlanma tarihi

2024
Proje yeri

Londra, İngiltere