Bakır Blok Ev: Copper Blockhouse

2021 yılında endüstri parkının merkezinde konumlanan Copper Blockhouse (Bakır Blok Ev), çok işlevli bir kamusal alan olarak tasarlanıyor. Başlangıçta çeşitli sosyal işlevler önerilmiş olsa da yapı zamanla ruhsal bir sığınak fikri etrafında şekilleniyor.

Yapıda müze işlevi ön plana çıkıyor; müzenin, modern çağın bir tür "kilisesi" olarak bireysel ve toplumsal huzura katkı sağlayabileceği fikri temel alınıyor.

Yapının malzeme seçimi de bu kavramsal çerçeveye uygun olarak şekilleniyor ve tamamı metal malzeme kullanılarak inşa ediliyor. Kemer formunda kurgulanan yapının iç ve dış yüzeyleri bakırla kaplanıyor. Bakır, yapının koruyucu ve kapsayıcı kimliğini de yansıtıyor.

Yapının formu, alanın özgün mimari öğesi olan kemerli kulübeden esinleniyor.

Bakır Blok Ev, gemilerin ve denizcilik makinelerinin metalik yapısından ilham alıyor.

İç mekânda, gemi kamarasını andıran paslanmaz çelikten oluşturulmuş parlak bir hacim yer alıyor. Bu bölüm hem kafe hem sahne hem de mutfak ve ıslak hacim işlevlerini aynı anda karşılıyor.

Mekânın tek dekoratif unsuru olan bu parlak hacim, tasarımın simgesel boyutunu güçlendirerek, içsel duygulara gönderme yapıyor.

İnşa sürecine ilham veren temel referans, denizcilik makineleri üreten bir fabrikanın konstrüksiyon mantığı oluyor. Bu doğrultuda yapı, 150 mm ila 220 mm genişliğindeki kaynaklı yapısal çelik profillerle omurga sistemi oluşturularak inşa ediliyor; iç ve dış cepheler ise bakır levhalarla kaplanıyor.

Yapının kuzeyinde bulunan çim alan, siyah taşlarla kaplanmış sığ bir yansıtma havuzuna dönüştürülüyor. Böylece yapı, su yüzeyinden yükselen bir denizaltıyı ya da parıldayan bir balinayı andıran metaforik bir imgeye dönüşüyor.

Bakır Blok Ev sergilerden ve performanslardan konferanslara, partilere, müze etkinliklerine ve hatta kaykay aktivitelerine kadar çeşitli işlevlere ev sahipliği yapıyor.

Bu bağlamda Bakır Blok Ev, sadece fiziksel bir yapı değil, aynı zamanda bulunduğu çevreyle duygusal bir bağ kuran simgesel bir obje hâline geliyor.